Kazakistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne ilk kez büyükelçi atayarak Türkiye karşıtı tezlere destek verdi. Türk Devletleri Teşkilatı’nda KKTC’ye yönelik ayrışmayı derinleştiren bu adımın ardından Ankara-Astana ilişkilerinin geleceği merak konusu oldu.

Kazakistan, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) üyesi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) karşı mesafeli duruşunu koruyarak, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne (GKRY) ilk kez büyükelçi atadı.
Kazak diplomat Nikolay Zhumakanov’un Rum Yönetimi Lideri Nikos Hristodulidis’e güven mektubu sunarken yaptığı açıklamalar ise Ankara ve Lefkoşa’da tepkilere neden oldu.
Zhumakanov’un, “Kazakistan, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin uluslararası alanda tanınan sınırları içindeki egemenliğini ve toprak bütünlüğünü kararlılıkla desteklemektedir” ifadeleri, Kazakistan’ın Kıbrıs meselesinde Türkiye ve KKTC’nin tezlerinden uzak durduğunu net bir şekilde gözler önüne serdi. Büyükelçi, Güney Kıbrıs’ı “önemli bir ortak” olarak nitelendirirken, uluslararası hukuka bağlılık vurgusu yaptı.

Rum Liderden ‘Çığır Açıcı’ Açıklama
Rum lider Nikos Hristodulidis ise Kazakistan’ın GKRY’ye büyükelçi atamasını “çığır açıcı” bir gelişme olarak tanımlayarak, Türkiye’yi “50 yıldır Kıbrıs’ı işgal etmekle” suçladı. Hristodulidis, “Kazakistan’ın Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bağımsızlığına, egemenliğine ve toprak bütünlüğüne verdiği sarsılmaz destekten dolayı şükranlarımızı sunuyoruz” ifadelerini kullandı.

TDT İçindeki Ayrışma Derinleşiyor mu?
Kazakistan’ın KKTC’ye karşı mesafeli duruşu yeni bir gelişme değil. 2023 yılında Astana’da düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi’ne KKTC’nin gözlemci üye statüsüne rağmen davet edilmemesi, Kazakistan’ın Türkiye ile Kıbrıs konusunda aynı çizgide olmadığının sinyallerini vermişti.
Türk Devletleri Teşkilatı’nın birlik içinde hareket etmesi beklenirken, Kazakistan’ın GKRY’ye yönelik bu hamlesi, örgüt içinde Kıbrıs meselesi üzerinden bir ayrışmanın yaşanıp yaşanmayacağı sorularını gündeme getirdi.

KKTC’den Kazakistan’a Tepki: TDT’nin Ruhuna Aykırı
KKTC İnsan Hakları Derneği Başkanı Hasan Yılmaz Işık, Kazakistan’ın Güney Kıbrıs’ta büyükelçilik açmasının, Türk Devletleri Teşkilatı’nın birlik ruhuna ve çıkarlarına aykırı olduğunu savundu.
“Bu durum, Kıbrıs Türk halkının 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki ortaklık haklarını ve temel insan haklarını inkar eden bir tavırdır” diyen Işık, KKTC yetkililerine Kazakistan hükümetine bu yanlış politikanın bildirilmesi için çağrıda bulundu.
Işık, “Kazakistan Elçisi’nin Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in Kıbrıs’taki statükoyu ‘Türkiye’nin işgali’ olarak açıklamasına destek vermesini protesto ediyoruz. 15 Temmuz 1974’te Yunan Cuntası’nın Kıbrıs’ta gerçekleştirdiği darbenin ardından Türkiye’nin uluslararası hukuka uygun şekilde gerçekleştirdiği müdahaleyi çarpıtmak, gerçekleri gizleme çabasıdır” ifadelerini kullandı.

Türkiye-Kazakistan İlişkilerini Nasıl Bir Gelecek Bekliyor?
Ankara ve Astana arasındaki ilişkiler, son yıllarda ekonomi ve savunma iş birlikleri üzerinden güçlenmiş olsa da, Kazakistan’ın Kıbrıs meselesindeki duruşu bu yakınlaşmaya gölge düşürebilir.
KKTC’nin “gözlemci üye” statüsüne soğuk bakan Kazakistan, 2023’te Astana’da düzenlenen TDT Zirvesi’nde KKTC’ye davet göndermemişti. Türkiye’nin, Kazakistan’la olan stratejik iş birliği çerçevesinde bu tavrı yumuşatmaya yönelik girişimleri sonuçsuz kalırken, son büyükelçilik hamlesi, Ankara’nın Kazakistan’a yönelik güvenini sarsan bir adım olarak değerlendiriliyor.
Türkiye’nin Kıbrıs konusundaki hassasiyeti ve KKTC’nin uluslararası alanda tanınması için yürüttüğü diplomatik mücadele göz önüne alındığında, Kazakistan’ın GKRY’ye yönelik hamlesinin ikili ilişkilerde yeni bir tartışma başlatabileceği öngörülüyor.
Kazakistan’ın, Türk dünyasının birlik ve beraberliği açısından kritik bir meselede sergilediği tutum, önümüzdeki süreçte hem TDT içinde hem de Ankara-Astana hattında yaratacağı etki merak konusu.